27 Şubat 2018 Salı

ÖN YARGI ESİRLERİ


Bir fütursuzluk,sorumsuzluk,bilgisizlik,anlayış eksikliği,empati yoksunluğu ürünü;ön yargı…

Ve ön yargının esir aldığı yahut ön yargıya esir edilmiş,yargısı peşinen verilmiş,hayatı zehir edilmiş insanlar…

Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan kişilerin eziyeti yüklenir henüz masum olan sırtlara...Ön yargılı kişilerde, günah keçisi ilan etmenin kolaycılığına sığınmanın adî bir rahatlığı vardır.Oysa biraz daha dikkatli olunması hayatî derecede mühimdir.Hayatî diyorum çünkü ucunda bazen bir insan canı vardır.Emin olunmadan sezgilerle kanıda bulunmak ve bu şekilde hareket etmek, ilkel toplumlarda bile kabul edilebilir bir durum olmasa gerek. İnsanoğlu için gerçeklerin önündeki bu duvarı aşmak elbetteki erdemin göstergesidir.

Bir konuyu  ya da şahsı; anlamadan ,dinlemeden,araştırmadan,arka planını bilmeden yargılamak; adeta gözleri kapayıp siyah ve beyazı ayırt etmeye çalışmaya benzemez mi?  Biraz olsun çabalamadan etiket yapıştırmakta nedir? Ne kolaycılıktır,ne çürük bir yaklaşımdır.

Sosyal hayatta avamın ya da cehaletin zihniyetinin,kestirme yol olarak kullandığı,defolu bilgilerin ve kendini bilmez pişkinlerin çok bilmişliğiyle harmanlanmış mahsül olan önyargı,hiçbir olgunluğun literatüründe yer edinemez.Sosyal ve psikolojik kıyımın, ırkçılığın, inançlara ve insan hayatına saygısızlığın bu önemli argümanının esiri olmak, ruhsal bir virüse yakalanmak gibi hüsran neticeler doğurur.

Ön yargının olumsuz etkilerini kırmanın önemli yollarından olan sorgulama yapmak, okumak, araştırmak, dinlemek,empati yapmak ve gerçek nedir? Sorusunun peşine düşmek,temkinli davranmak, insana insan olduğu için değer vermenin bir alametidir.


Selçuk YILDIZ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

VE DÖNSÜN DEĞİRMEN...

YAŞANTIYA DÖNÜŞTÜRME SORUNU

Toplumdaki en büyük eksikliğin insanların öğrendiklerini hayatlarında uygulamamaları olarak görmüşümdür hep. İnsanlar bir diğerinin eksiki...

...